Gelecek Partisi Genel Başkanı ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Beşşar Esad ile yıllar önce yaptığı çarpıcı bir görüşmeye dair önemli bir itirafta bulundu. Davutoğlu’nun anlattığına göre, Suriye lideri Esad, Türkiye ile birlikte Kuzey Irak’a ortak bir askeri operasyon yapma önerisiyle gelmiş; “Birlikte girelim, işi buradan bitirelim” demiş.
Davutoğlu, bu teklifin 2000’li yılların ortasında, özellikle Kamışlı’daki olayların ardından gündeme geldiğini belirtiyor. Esad’ın “siz kuzeyden, biz güneyden” girme önerisi, Türkiye açısından stratejik riskler taşıyordu; Davutoğlu da bu teklife “şiddetle karşı çıktığını” vurguluyor.
Bu adımın, Türkiye’de Türk-Kürt çatışmasını tetikleyebileceği yönündeki uyarısı dikkat çekici. Davutoğlu, böyle bir operasyonun doğurduğu etnik ve siyasal gerilime işaret ediyor. Ayrıca, Suriye Kürtlerinin tümünü tek bir yapı altında okumak yerine, farklı kimlik ve grupların mevcut olduğunu hatırlatıyor ve “SDG ile eşitlemek yanlış” diyor.
Davutoğlu ayrıca, Suriye’ye müdahalecilikten ziyade savaşın diplomasiyle çözülmesi gerektiğini savunuyor. Ona göre, çözüm temasıyla diyalog kurulmalı; “müdahalecilikle değil, temsille barış inşa edilmeli.” Bu yaklaşımı, bölgedeki toplumsal ve demografik yapının hassasiyetine de dayanıyor: Suriye’deki Kürt toplulukları sadece güvenlik meselesi değil, tarihsel ve kültürel bağlarla Türkiye’ye yakındır ve tek bir etiket altında değerlendirilemez.
Bu itiraf, Türkiye-Suriye ilişkilerinin perde arkasına dair önemli bir pencere açıyor. Davutoğlu’nun görüşleri, geçmiş siyasetinin ve bölge stratejisinin ne kadar karmaşık bir temele dayandığını gösteriyor. Özellikle Esad ile olası bir iş birliğinden çekinmesi, Davutoğlu’nun hem iç hem de dış politikasının dengeli fakat riskli bir rota izlediğini ortaya koyuyor.


