Yunan basını, Türkiye’nin Ege ve Akdeniz’deki deniz yetki alanlarına dair attığı yeni adımları yakından takip ediyor. Gökçeada açıkları ile Fethiye-Kaş-Finike hattında ilan edilen yeni deniz koruma alanlarının, Türkiye’nin deniz yetki sınırlarını sağlamlaştırmaya yönelik stratejik bir hamle olduğu vurgulanıyor. Bu alanların Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası Oşinografi Komisyonu’na kaydettirilmesi ise Atina yönetiminde ciddi rahatsızlık yarattı. Yunan basını, bu adımların yalnızca çevresel değil, aynı zamanda jeopolitik bir hamle olduğunu yazdı.
Öte yandan Türkiye’nin Suriye ile geliştirdiği denizcilik iş birliği de Atina’nın dikkatini çekti. Suriye limanlarının modernizasyonu, liman yönetim sistemlerinin kurulması ve denizcilik mevzuatının geliştirilmesi gibi başlıklarda Türkiye’den destek alınması, Doğu Akdeniz’de yeni bir deniz koridorunun oluşabileceği endişesini beraberinde getirdi. Yunan basını, Türk yatırımcıların Suriye limanları aracılığıyla bölgede daha aktif olacağını ve bu durumun Doğu Akdeniz’deki dengeleri değiştirebileceğini öne sürdü.
Türkiye’nin 2020 yılında BM’ye bildirdiği kıta sahanlığı sınırlarını temel alarak Doğu Akdeniz’deki ulusal haklarını koruma hedefi doğrultusunda yürüttüğü diplomatik ve teknik hazırlıkların da sürdüğü belirtiliyor. Suriye ile yapılan görüşmelerde karşılıklı hak ve menfaatlerin korunması için ortak denizcilik stratejileri masaya yatırılırken, Ankara’nın bölgedeki etkinliğini kalıcı hale getirmek istediği ifade ediliyor.
