“OVP ihracattan ziyade iç talep ve tüketime dayanıyor”
OVP’de ihracat ve üretimle ilgili beklentilerin karşılanmadığını belirten Gültepe, “2025 için 280 milyar dolar ihracat hedefi vardı, ancak 273 milyar dolara revize edildi. Büyümeye katkı açısından net ihracat son iki dönemde eksi yazdı. Bu OVP’de de büyümenin üretimden ve ihracattan değil, iç talep ve tüketimden kaynaklanacağı görülüyor” diye konuştu.
Kur politikalarına da değinen Gültepe, kura müdahale edilmediği yönündeki açıklamalara rağmen baskının hissedildiğini söyledi. Enflasyonda tek haneli rakamların hedeflenmesinin de ötelenmesine dikkat çekerek, “Enflasyon tek haneye inmeden ihracatçı ve sanayici için güzel günler görünmeyecek” ifadelerini kullandı.
“Sanayide konkordato sayısı hızla artıyor”
Sanayinin rekabet gücünün zayıfladığına vurgu yapan Gültepe, yüksek faiz ve kur baskısının firmaları zorladığını belirtti. “Özellikle emek yoğun sektörler ciddi yara aldı” diyen Gültepe, konkordato ilan eden firma sayısının da dikkat çekici şekilde yükseldiğini dile getirdi:
“2022-2024 arasında toplam 1500 firma konkordato ilan etti. Ancak sadece 2025’in ilk 7 ayında bu sayı 1700’e yaklaştı. Yıl sonunda 2 bini bulabilir. Bu tablo, sanayinin çarklarının eskisi gibi dönmediğini gösteriyor.”
“Türkiye pahalı kaldı, rekabet gücü zayıfladı”
Küresel resesyonun etkilerinin azalmasına rağmen Türkiye’nin ihracatta zorlandığını kaydeden Gültepe, “Dışarıya göre pahalı kaldık, rekabetçiliğimizi kaybettik. Kur, faiz ve ücretler arasındaki denge son 3 yılda bozuldu. Bu da ihracatın önünde ciddi engel oluşturuyor” dedi.
Hazır giyim, mücevherat ve savunma sanayii gibi sektörlerde katma değerli ürünlerin önemine dikkat çeken Gültepe, özellikle hazır giyimin Türkiye ihracatında yüksek potansiyele sahip olduğunu vurguladı.
“Sanayici yüksek faizle yatırım yapamaz”
Mevcut faiz oranlarının yatırımlar üzerinde baskı oluşturduğunu ifade eden Gültepe, “Sanayici 45-50 faizle yatırım yapmaz. Bu politikalar sanayide yara açıyor. Firmaların kaynakları tükendi, yatırım iştahı da kalmadı” dedi.
“İhracata doğrudan destek şart”
Gültepe, ihracata dayalı büyümenin zorunluluğunu vurguladı:
“Sanayici ve ihracatçıya kredi kullanımında daha avantajlı oranlar verilmeli. Döviz bozdurma baremi yükseltilmeli. İhracata doğrudan destek sağlayacak adımlar atılmalı. Ancak bu şekilde Türkiye ekonomisi ihracat üzerinden büyüyebilir.”
Tarımın da kritik öneme sahip olduğunu hatırlatan TİM Başkanı, yasaklamaların sektörü zorladığını belirterek, “Tarımda net ihracatımız var. Önceliğimiz iç piyasa ama ihracatta da daha istikrarlı politikalar izlenmeli” dedi.
2026 hedefi risk altında
OVP’de 2026 için belirlenen 280 milyar dolarlık ihracat hedefini de değerlendiren Gültepe, “Bu hedef mütevazı görünebilir ama mevcut koşullarda yakalamak zor. Rekabet koşulları iyileşmezse 280 milyar doları bulmak kolay olmayacak” değerlendirmesinde bulundu.