Eski AKUT Başkanı ve dağcı Nasuh Mahruki, sosyal medya paylaşımlarında Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Ahmet Yener’in elektronik oylama ile ilgili açıklamalarını eleştirmesi nedeniyle tutuklandı. Mahruki, “yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” ve “yargı organlarını alenen aşağılama” suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Bu durum, hem kamuoyunda hem de sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.
Olayın Gelişimi
12 Kasım 2024 tarihinde Mahruki, sosyal medya hesaplarından YSK Başkanı’nın elektronik oylamayla ilgili açıklamalarını eleştiren ve muhalefete yönelik sert ifadeler içeren paylaşımlarda bulundu. Bu paylaşımlarının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu, hakkında soruşturma başlattı. Mahruki, avukatıyla birlikte İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek ifade verdi.
Savcılık sorgusu sonrasında Mahruki, tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Mahkeme, “suçun niteliği” ve “delil durumu” gerekçesiyle Mahruki’nin tutuklanmasına karar verdi.
Mahruki’nin Açıklamaları
Mahruki, savcılık ifadesi sonrası sosyal medya üzerinden açıklama yaparak, “Gayet iyi geçti görüşme ancak tutuklanmaya sevk edildim. Hakimin karşısına çıkmayı bekliyorum.” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı ve birçok kişi sosyal medya üzerinden destek ya da eleştirilerini dile getirdi.
Tepkiler ve Kamuoyundaki Yankılar
Nasuh Mahruki’nin tutuklanması, sosyal medya platformlarında büyük tartışmalara neden oldu. Bazı kesimler, bu durumu ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale olarak değerlendirirken, diğerleri ise yargının bağımsızlığını savunan bir duruş olarak yorumladı. Özellikle Mahruki’nin geçmişteki liderlik rolü ve AKUT gibi önemli bir organizasyona yaptığı katkılar, kamuoyunda geniş bir destek tabanının oluşmasına neden oldu.
Süreç Hakkında Hukuki Detaylar
Mahruki’nin avukatları, tutuklama kararına itiraz edeceklerini açıkladılar. Yargı süreci devam ederken, bu olayın Türkiye’de ifade özgürlüğü ve sosyal medya kullanımına dair hukuki sınırlar üzerindeki tartışmaları yeniden alevlendirdiği görülüyor. Sosyal medya paylaşımlarının cezai yaptırımlarla sonuçlanması, ifade özgürlüğü savunucularının da gündeminde önemli bir yer tutuyor.
Eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki’nin tutuklanması, Türkiye’de ifade özgürlüğü, sosyal medya kullanımı ve hukuki süreçler arasındaki dengeye dair tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Mahruki’nin tutuklanma süreci ve bundan sonraki hukuki gelişmeler, hem ulusal hem de uluslararası platformlarda dikkatle takip ediliyor.