İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde yürütülen yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında, operasyon bilgilerini dışarıya aktardığı öne sürülen bir savcının deşifre edilmesi yargı gündemine bomba gibi düştü. Soruşturma dosyasında yer alan bilgilerin, operasyon başlamadan önce şüphelilerin eline geçtiği iddiası üzerine başlatılan incelemede, süreçten sorumlu savcının kritik detaylar içeren bilgileri üçüncü kişilere ilettiği öne sürüldü.
Yapılan teknik incelemeler ve elde edilen bazı deliller doğrultusunda savcı hakkında disiplin süreci başlatıldığı belirtiliyor. Bu kapsamda söz konusu savcının görev yeri değiştirildi ve hakkında ayrıca detaylı soruşturma yapılmasına karar verildi. İddialar, soruşturma güvenliğinin ihlal edildiğini ortaya koyarken, adalet mekanizmasının iç işleyişinde güven sorunlarının yeniden tartışmaya açılmasına yol açtı.
Olay, kamuoyunda büyük bir şaşkınlık ve tepkiyle karşılandı. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına gölge düşürecek her türlü tutumun hukuk devleti ilkeleri açısından asla kabul edilemez olduğunu belirten çevreler, sürecin tüm ayrıntılarıyla açığa kavuşturulması gerektiğini savunuyor.
Savcıya yöneltilen bu iddialar doğrulanırsa, soruşturmanın seyrine zarar veren sızdırma eylemi sadece hukuki değil, aynı zamanda etik ihlal olarak da ciddi yaptırımlar doğuracak. Yargı kurumunun bu hassas konuda alacağı kararların, kamuoyunun güvenini yeniden tesis etmesi açısından büyük önem taşıdığı ifade ediliyor.


