Kanada Başbakanı Mark Carney, ülkesinin Filistin Devleti’ni resmen tanıdığını açıkladı. Bu adımla Kanada, Filistin ve İsrail’in barış içinde yan yana var olabileceği iki devletli çözüm vizyonunu destekleyen ülkeler arasında yerini pekiştirmiş oldu.
Carney, tanıma kararının, Filistin yönetiminin yaptığı reform taahhütlerine bağlı olduğunu belirtti. Bu taahhütler arasında, 2026 yılında gerçekleşecek seçimlerde Hamas’ın rolü olmaması ve Filistin devletinin silahsızlandırılması yer alıyor. Ayrıca, Kanada’nın bu kararla birlikte hem Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkına saygı duyduğunu hem de insan hakları ve uluslararası hukukun temel ilkeleri doğrultusunda hareket ettiğini vurguladı.
Bu karar, Kanada’nın dış politikasında uzun süredir süregelen “iki devletli çözüm” politikası ekseninden önemli bir kayma ya da yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor. İsrail hükümetinin Batı Şeria’daki yerleşim yerlerinin yayılması, Gazze’deki insani durum ve uluslararası baskılar gibi gelişmeler; bu değişimin zemini olarak gösteriliyor.
Carney ayrıca, tanımanın terörizmi meşrulaştırmak anlamına gelmediğini; Kanada’nın hâlâ İsrail’in güvenliğini desteklediğini ve Filistin yönetimiyle barışçıl bir gelecek için ortaklık kurmayı amaçladığını ifade etti.
Dünya genelinde, Kanada’nın bu hamlesiyle beraber tanıyan ülke sayısı artarken; bu gelişme, Ortadoğu’daki barış müzakereleri, diplomatik ilişkiler ve çatışmanın çözümü açısından kritik bir eşik olarak görülüyor.
