Yapay zekâ teknolojilerinin en çok konuşulan platformu olan ChatGPT, yeni bir rapora göre dünya genelinde 1 milyondan fazla aktif kullanıcıya ulaştı. Ancak bu büyüme, beraberinde önemli etik, güvenlik ve veri gizliliği sorunlarını da gündeme taşıdı. Uzmanlar, yapay zekânın kontrolsüz kullanımının “dijital bağımlılık, bilgi kirliliği ve veri ihlali” gibi ciddi riskler doğurabileceğini vurguluyor.
Rapor, ChatGPT’nin yalnızca bireysel kullanıcılar arasında değil, şirketler, kamu kurumları ve eğitim alanında da hızla yaygınlaştığını ortaya koydu. Platformun yaygınlaşması, üretken yapay zekânın insan davranışları, bilgi güvenliği ve karar alma süreçleri üzerindeki etkisini tartışmaya açtı.
Teknoloji uzmanlarına göre, ChatGPT gibi yapay zekâ modelleri, “sürekli öğrenme” prensibiyle geliştirilirken kullanıcıların yazışma içeriklerinden veri topluyor. Bu durum, kişisel verilerin gizliliği ve etik sınırlar açısından soru işaretleri yaratıyor. Avrupa Birliği ve bazı ülkeler, yapay zekâ temelli platformlara veri koruma ve şeffaflık zorunluluğu getirmeye hazırlanıyor.
Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise, yapay zekâ bağımlılığı. Özellikle genç kullanıcılar arasında ChatGPT’nin yoğun şekilde kullanılması, uzmanlar tarafından “dijital bağımlılık riski” olarak değerlendiriliyor. Yapay zekâyla sürekli etkileşim hâlinde olmanın, bireylerin eleştirel düşünme becerilerini ve sosyal iletişimini zayıflatabileceği belirtiliyor.
Bunun yanında, ChatGPT’nin “doğru bilgi” konusunda mutlak bir güvenilirlik taşımadığı, sistemin zaman zaman yanlış veya manipülatif içerikler üretebildiği de vurgulanıyor. Akademisyenler, yapay zekânın insan gözetimi olmadan karar süreçlerine dâhil edilmesinin, toplumsal güven ve etik dengeleri bozabileceğini ifade ediyor.
Yapay zekâ sektöründeki hızlı büyüme, hükümetleri de harekete geçirdi. Birçok ülke, “Yapay Zekâ Etik Yasası” ve “Veri Koruma Rehberi” hazırlıkları yapıyor. Türkiye’de de Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ile Dijital Dönüşüm Ofisi, yapay zekâ uygulamalarına yönelik yeni düzenlemeler üzerinde çalışıyor.
Teknoloji analistleri, ChatGPT’nin sağladığı inovatif olanakların inkâr edilemeyeceğini ancak “kontrolsüz yapay zekâ gelişiminin” küresel bir etik sorun haline geldiğini vurguluyor. Uzmanlara göre, yapay zekânın geleceği; sorumluluk, denetim ve insan merkezli kullanım ilkeleri üzerine kurulmalı.
Yapay zekânın geldiği nokta, insanlık için büyük bir fırsat olduğu kadar dikkatli olunmadığı takdirde potansiyel bir tehdit de olabilir. Rapor, hem kullanıcıları hem de teknoloji geliştiricilerini daha bilinçli olmaya çağırıyor.


