1. Haberler
  2. Gündem
  3. ATO Başkanı Baran: “En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği”

ATO Başkanı Baran: “En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği”

featured
ANKARA TİCARET ODASI (ATO) BAŞKANI GÜRSEL BARAN, "İNSANLIĞIN TAMAMINI İLGİLENDİREN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN TİCARETİ İLGİLENDİREN BOYUTU DA AYRICA ÇOK ÖNEMLİ. EN BÜYÜK TİCARET ORTAĞIMIZ AVRUPA BİRLİĞİ" DEDİ. (HAKAN KARADUMAN - KEMAL DİRİ/ANKARA-İHA)
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, “İnsanlığın tamamını ilgilendiren iklim değişikliğinin ticareti ilgilendiren boyutu da ayrıca çok önemli. En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği” dedi.

ATO tarafından, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda iş dünyasının yeşil dönüşüm sürecine uyumunu desteklemek amacıyla ‘Karbon Fiyatlandırması ve Emisyon Ticaret Sistemi Paneli’ düzenlendi. Panele, ATO Başkanı Gürsel Baran ve İklim Değişikliği Başkanı Halil Hasar katıldı.

Panelde açılış konuşması yapan ATO Başkanı Baran, sanayileşmenin atmosfere salınan sera gazlarının artışına neden olarak dünyayı küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle karşı karşıya bıraktığını anlatarak, 2023 yılının en sıcak yıl olmasının iklim krizinin boyutunu gözler önüne serdiğini söyledi. İklim değişikliğiyle birlikte kuraklık ve sel gibi doğal afetlerin dünyada sık görülmeye başladığını dile getiren Baran, “Çevre ve iklim değişikliği konuları 50 yılı aşkın süredir dünyanın gündeminde yer alıyor” diye konuştu.

“En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği”

Baran, karbon fiyatlandırma mekanizmaları sera gazı emisyonlarını azaltırken iklim değişikliğiyle mücadele çevreci yatırımlara teşvik ve kamu harcamaları için gelir kaynağı sağlama amacı taşıdığını söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Dünyada birbirinden farklı çok sayıda karbon fiyatlandırma mekanizması bulunuyor. Bu sistemler karbon vergisi ve emisyon ticari sistemi olarak da ikiye ayrılıyor. İklim krizine neden olan karbondioksit ve diğer sera gazı gazlarının azaltılması hedefi doğrultusunda geliştirilen karbon vergisi ve emisyon ticari sistemi hali hazırda birçok ülkede uygulanıyor ve bu iki piyasa aracı birbirlerini tamamlayıcı nitelik taşıyor. İnsanlığın tamamını ilgilendiren iklim değişikliğinin ticareti ilgilendiren boyutu da ayrıca çok önemli. En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği. Bir yandan ekonomik gelişimini sürdürmek diğer yandan iklim değişikliğiyle mücadele etmek üzere yeşil mutabakatı devreye alıyor. Bu kapsamda 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarının oranı yüzde 55 azaltmayı 2050 yılında ise karbon, karbon nötr olmayı hedefleniyor. Bu amaçla da sınırda karbon düzenlemesini hayata geçirdi.”

Sınırda karbon düzenlemesinin 1 Ocak 2026’dan itibaren uygulanmaya başlanacağını söyleyen Baran, bu sürecin reel sektörü çok yakından ilgilendirdiğini dile getirdi. Tekstil ve hazır giyim sektörlerinin yeşil dönüşüm sürecinden en hızlı ve en fazla etkileneceğini öngördüklerine dikkati çeken Baran, “Ülkemiz de bu konuda kapsamlı bir çalışma içinde” diye konuştu.

“Yeni düzenlemelerin tasarlanmasında adil, kademeli ve destekleyici bir yaklaşım benimsenmelidir”

Sürdürülebilirliği ve yeşil dönüşümü desteklediklerini vurgulayan ATO Başkanı Baran, şunları kaydetti:

“Gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünyanın ve ekosistemin bırakılmasının sorumluluğunu hepimiz üzerimizde yaşıyoruz. Ancak şunu da açık yüreklilikle ifade etmek isterim ki hali hazırda küresel sistemdeki belirsizlikler, yüksek finansman maliyetleri, artan üretim giderleri ve daralan iç talep gibi ağır şartlarla baş etmeye çalışan işletmelerimizin yeni mali yüklerle karşı karşıya kalması ciddi riskler barındırıyor. Karbon fiyatlandırma ve emisyon ticaret sistemi gibi mekanizmaların uygulanması kobilerimizin taşıyabileceğimizden daha fazla yük getirirse üretim kapasitesinde daralma, rekabet gücünde azalma ve istihdamda gerileme gibi olumsuz sonuçları olacaktır. Bu nedenle yeni düzenlemelerin tasarlanmasında mutlaka adil, kademeli ve destekleyici bir yaklaşım benimsenmelidir. Karbon fiyatlandırma ve emisyon ticaret sistemleri mekanizmaları doğru tasarlandığında ekonomimize yeni fırsatlar sunabilir.”

“İklim finansal bir problem”

İklim Değişikliği Başkanı Halil Hasar ise karbon fiyatlandırma ve su kaynaklarının korunmasına yönelik çalışmalar yapıldığını anlatarak, “Organik tarımın aktarılması, hayvancılığın korunması gibi birçok alanda aslında çalışmalar yapılıyor fakat hedef yok. Her bir bakanlığın kendince, her bir kurumun kendince çeşitli hedefleri olabilir ancak totalde ülkenin bir hedefinin olması lazım. O hedefe ulaşabilmek için de bir yol haritasının mevcut olması gerekiyor. Bunun da kontrollü olması lazım” değerlendirmesinde bulundu.

Hasar, iklimin bir çevre problemi olmadığını söyleyerek, “İklim finansal bir problem. İklim sosyal bir problem. İklim göçlerini göz önünde bulundurduğumuzda sınırları aşan bir güvenlik problemi” şeklinde konuştu.

 

KAYNAK:İHA

ATO Başkanı Baran: “En büyük ticaret ortağımız Avrupa Birliği”
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Bizi Takip Edin